a person who lays things, such as tiles

listen to the pronunciation of a person who lays things, such as tiles
English - Turkish

Definition of a person who lays things, such as tiles in English Turkish dictionary

layer
kat kat kesmek
layer
katmanlara ayırmak
layer
tabaka

Nükleer reaktörün koruyucu somut tabakası kontrollü patlamalar kullanılarak imha edilecek. - The concrete layer of the nuclear reactor's shielding will be destroyed using controlled explosions.

Sel bir çamur tabakası oluşturdu. - The flood deposited a layer of mud.

layer
yayıcı
layer
tabakalar halinde yaymak
layer
kat

Baklava kıyılmış fındık ile dolu filo hamur katmanları yapılan tatlı hamurdur. - Baklava are sweet pastries made from layers of filo dough filled with chopped nuts.

Üst okyanus derin katmanlardan çok daha fazla ısındı. - The upper ocean has warmed up much more than deeper layers.

layer
bir şey yayan kimse/makine
layer
{i} (Botanik) daldırma, daldırma yöntemiyle daldırılan dal
layer
(fiil) daldırma yapmak, daldırmak, kat kat yapmak
layer
{i} topçu
layer
daldır/tabaka yap
layer
seviye
layer
dal/dişi kuş/tabaka
layer
{f} daldırmak
layer
layer cake arası kremalı kat kat pasta
layer
katman,tabaka
layer
{i} yumurtlayan
layer
(Tıp) Aynı nitelikte hücrelerin oluşturduğu her tarafnıda aynı kalınlığı gösteren hücre veya doku kitlesi, tabaka, kat
English - English
layer
a person who lays things, such as tiles
Favorites