a person who camps, especially in a tent etc

listen to the pronunciation of a person who camps, especially in a tent etc
English - Turkish

Definition of a person who camps, especially in a tent etc in English Turkish dictionary

camper
{i} kamp yapan kimse
camper
düşergeci
camper
düşerge arabası
camper
Aktiviteye katılmayan, bir kenarda oturan kişi
camper
içinde oturulup yatılabilen araba
camper
{i} ufak kamp karavanı; karavan gibi kullanılan minibüs/kamyonet
camper
{i} kampçı

O mutlu bir kampçı değildi. - He was not a happy camper.

Güney Amerikalı bir kampçının bir anakonda tarafından yenildiğini duydum. - I heard that a South American camper was eaten by an anaconda.

camper
{i} kamp arabası
camper
karavan/kampçı
English - English
camper
a person who camps, especially in a tent etc
Favorites