a person or thing loved or admired

listen to the pronunciation of a person or thing loved or admired
English - Turkish

Definition of a person or thing loved or admired in English Turkish dictionary

inclination
{i} meyil
inclination
yatkınlık
inclination
{i} eğilim, meyil; istek, heves
inclination
eğinim
inclination
(Televizyon) inklinasyon
inclination
(Askeri) EĞİLME DERECESİ, EĞİKLİK (HV.): Bir hatla başka bir hat veya bir düzlemle başka bir düzlem arasındaki açı; örneğin, ay yörüngesi düzlemi ile eliptik veya dünya uydusu yörüngesi ile dünya Ekvator düzlemi arasındaki açı gibi
inclination
{i} eğilme
inclination
{i} heves

Onu yapmak için zamanım ya da hevesim yok. - I don't have the time or the inclination to do that.

inclination
(isim) eğiklik, eğilim, eğilme, beğeni, heves, eğim, eğim açısı, meyil
inclination
(Tıp) Temayül, eğilim, meyil, eğrilik
inclination
{i} eğim açısı
inclination
{i} eğiklik
inclination
{i} eğim
inclination
kesişen iki egri veya yüzeyin meydana getirdiği açı
inclination
{i} beğeni
inclination
geom
English - English
inclination
a person or thing loved or admired

    Hyphenation

    a per·son or thing loved or ad·mired

    Turkish pronunciation

    ı pırsın ır thîng lʌvd ır ıdmayırd

    Pronunciation

    /ə ˈpərsən ər ˈᴛʜəɴɢ ˈləvd ər ədˈmīərd/ /ə ˈpɜrsən ɜr ˈθɪŋ ˈlʌvd ɜr ədˈmaɪɜrd/
Favorites