a payment; a remittance; a requital

listen to the pronunciation of a payment; a remittance; a requital
English - Turkish

Definition of a payment; a remittance; a requital in English Turkish dictionary

return
{f} dönmek

Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız? - In order to return to our era, what should we do?

Başkan Washington'a dönmek zorunda kaldı. - The president was forced to return to Washington.

return
{f} iade etmek

Kitabı bugün kütüphaneye iade etmek zorundayım. - I have to return this book to the library today.

Bir araba iade etmek istiyorum. - I'd like to return a car.

return
geri gönderme
return
(Ticaret) geri çevirme

O onun aşkını geri çevirmedi. - He did not return her love.

return
getirmek (kar)
return
dönüp gelme
return
yanıt vermek
return
{i} seçim sonucu
return
{i} tazminat
return
{f} nüksetmek
return
{i} bülten
return
dönüş, dönmek dön
return
{f} misilleme yapmak
return
{f} geri gelmek
return
{f} yansıtmak
return
{i} karşılık

Tom karşılık olarak ne istiyor. - What does Tom want in return?

Tom karşılık olarak bir şey istedi. - Tom wanted something in return.

return
{i} geriye gitme
return
{f} karar vermek [mahk.]
English - English
return
a payment; a remittance; a requital
Favorites