a particular point or place in physical space

listen to the pronunciation of a particular point or place in physical space
English - Turkish

Definition of a particular point or place in physical space in English Turkish dictionary

location
{i} yer

Her yıl kendimi farklı bir yerde buluyorum. - Every year I find myself at a different location.

Bir sonraki buluşmamız için daha sessiz, hatta sıkıcı bir yeri tercih ederim. - I prefer a quieter, even boring, location for our next meeting.

location
{i} konum

Ancak, mevcut rüzgar miktarı konumu ve yılın sezonu ile değişir. - However, the amount of wind available varies with the location and the season of the year.

Onların konumu nedir? - What's their location?

location
yöre
location
güzergah
location
(Askeri) mahalli
location
(Sinema) dışarıda
location
(Sinema) lokasyon
location
bir şeyin bulunduğu yer
location
(Dilbilim) uzam
location
{i} yer, mahal, konum, mevki
location
(Mukavele) yer, mahal
location
{i} yerleştirme
location
{i} mevki

O mevkideki bir kitapçı hayatta kalmak için yeterli para para kazanmaz. - A bookstore in that location wouldn't make enough money to survive.

location
{i} stüdyo dışı
location
{i} yer belirleme
location
iskân
location
{i} sin., TV lokasyon, stüdyo dışındaki çekim yeri
location
kiraya verme
location
sakin olma
English - English
location
a particular point or place in physical space

    Hyphenation

    a par·ti·cu·lar point or place in phys·i·cal space

    Turkish pronunciation

    ı pırtîkyılır poynt ır pleys în fîzîkıl speys

    Pronunciation

    /ə pərˈtəkyələr ˈpoint ər ˈplās ən ˈfəzəkəl ˈspās/ /ə pɜrˈtɪkjəlɜr ˈpɔɪnt ɜr ˈpleɪs ɪn ˈfɪzɪkəl ˈspeɪs/
Favorites