a particular amount, often a large or excessive amount

listen to the pronunciation of a particular amount, often a large or excessive amount
English - Turkish

Definition of a particular amount, often a large or excessive amount in English Turkish dictionary

so much
o kadar

Para için o kadar çok kaygılanma. - Don't worry about money so much.

O kadar çok sigara içmesen iyi olur. - You had better not smoke so much.

so much
çok

Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti. - He hurt his arm lifting so much weight.

Para için o kadar çok kaygılanma. - Don't worry about money so much.

so much
o kadar çok

Nasıl oluyor da Japon tarihi hakkında o kadar çok şey biliyorsun? - How come you know so much about Japanese history?

O kadar çok televizyon izlemeseydi, çalışmak için daha fazla zamanı olurdu. - If he did not watch so much television, he would have more time for study.

so much
bu kadar

Keşke bu kadar çok sigara içmesen. - I wish you wouldn't smoke so much.

Lenny'nin nasıl çiğnemeden veya boğulmadan tam bir sosisli sandvici yutabildiğine bak? Bu nedenle üst idare onu bu kadar fazla sever. - See how Lenny can swallow an entire hot dog without chewing or choking? That's why upper management loves him so much.

English - English
so much

There is only so much you can remember.

a particular amount, often a large or excessive amount
Favorites