a part; a fragment; a portion

listen to the pronunciation of a part; a fragment; a portion
English - Turkish

Definition of a part; a fragment; a portion in English Turkish dictionary

meal
öğün

Öğünler arası yemek yeme. - Don't eat between meals.

Biz genellikle bir öğünden sonra çay içeriz. - We generally drink tea after a meal.

meal
{i} kaba un
meal
{i} una benzer şey
meal
kaba un/yemek
meal
yemek

Her yemekten sonra dişlerini fırçala. - Brush your teeth after every meal.

Acele bir yemek yedik ve hemen ayrıldık. - We ate a hasty meal and left immediately.

meal
un gibi
meal
(Tarım) Yağlık tohumlarda, yağın çıkarıldıktan sonra kalan kısım, küspe
meal
{i} elenmemiş kaba un
English - English
meal
a part; a fragment; a portion
Favorites