a package of several things tied together for carrying or storing

listen to the pronunciation of a package of several things tied together for carrying or storing
English - Turkish

Definition of a package of several things tied together for carrying or storing in English Turkish dictionary

bundle
{i} demet

O demetlerin içine ince dallar bağladı. - He tied the twigs into bundles.

Tom bir sinir demeti. - Tom is a bundle of nerves.

bundle
{i} tomar
bundle
{i} deste
bundle
palas pandıras yollamak
bundle
bağlam
bundle
acele ettirmek
bundle
sokuşturmak
bundle
paldır küldür gitmek
bundle
paldır küldür yollamak
bundle
paket

Seyyar satıcı sırtında büyük bir paket taşıyordu. - The peddler carried a big bundle on his back.

Bu giysilerden bir paket yap. - Make a bundle of these clothes.

bundle
soyunmadan aynı yatakta yatmak
bundle
{f} sepetlemek
bundle
(fiil) bohçalamak, sarmak, kundaklamak, sepetlemek, acele ettirmek
bundle
(Tıp) Yol (tractus)
bundle
bundle up sarınıp sarmalanmak
bundle
(Tıp) Küme>
bundle
acele olarak bir yere göndermek
bundle
{f} toplamak, bohçalamak
bundle
{f} sarmak
bundle
kundak
English - English
sheaf
bundle
a package of several things tied together for carrying or storing

    Hyphenation

    a pack·age of sev·er·al things tied to·geth·er for car·ry·ing or stor·ing

    Turkish pronunciation

    ı päkıc ıv sevrıl thîngz tayd tıgedhır fôr käriîng ır stôrîng

    Pronunciation

    /ə ˈpakəʤ əv ˈsevrəl ˈᴛʜəɴɢz ˈtīd təˈgeᴛʜər ˈfôr ˈkarēəɴɢ ər ˈstôrəɴɢ/ /ə ˈpækəʤ əv ˈsɛvrəl ˈθɪŋz ˈtaɪd təˈɡɛðɜr ˈfɔːr ˈkæriːɪŋ ɜr ˈstɔːrɪŋ/
Favorites