O, sinema biletini kaybetti.
- He lost his movie ticket.
Haftada bir kez sinemaya gider.
- She goes to the movies once a week.
Fransızca bir film görmek istiyorsun, öyle mi?
- You want to see a French movie, right?
Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.
- I turned off the TV because I had seen the movie before.