English - Turkish
Definition of a moving crowd in English Turkish dictionary
- drove
- {i} sürü
Sami bir Rolls Royce sürüyordu.
-Sami drove a Rolls Royce.
Hırs onu cinayete sürükledi.
-Ambition drove him to murder.
- drove
- {i} kalabalık
- horde
- Golden Horde Altınordu
- drove
- yontmak
- horde
- göç halindeki aşiret
- drove
- {f} sür
Tom Mary'nin arabasını Boston'a sürdü.
-Tom drove Mary's car to Boston.
Tom birazcık hız limitinin üzerinde sürerse vaktinde havaalanına yetişebileceğini düşündü.
-Tom thought he could reach the airport on time if he drove a little over the speed limit.
- horde
- kalabalık
Tom bağıran fanatik kızlardan oluşan bir kalabalık tarafından çevrilmişti.
-Tom was surrounded by a horde of screaming fangirls.
- a crowd
- kalabalık
- drove
- f., bak. drive
- drove
- insan ya da hayvan sürüsü
- drove
- küme
- drove
- enli taş kalemi
- drove
- drive götür/aç/git/sür
- drove
- {i} yığın
- drove
- enli keski
- horde
- {i} göçebe yağmacı topluluk
- horde
- {f} izdiham yaratmak
- horde
- {f} kalabalık yapmak
- horde
- {f} göçebe ve ilkel yaşmak
Related Terms
a moving crowd
Hyphenation
a mo·ving crowdTurkish pronunciation
ı muvîng kraudPronunciation
/ə ˈmo͞ovəɴɢ ˈkroud/ /ə ˈmuːvɪŋ ˈkraʊd/
Resimler
History
Favorites