Giriş sınavını geçebilsin diye, o sıkı çalışıyor.
- He's studying hard so he can pass the entrance exam.
Taro büyük olasılıkla üniversite giriş sınavını geçecek.
- Taro is very likely to pass the university entrance examination.
Gizli bir geçit yoluyla kaçtılar.
- They fled through a secret passageway.
Zihnimde çocukluğuma açılan gizli bir geçit var.
- There is a secret passageway in my mind leading to my childhood.
Gemi Panama Kanalından geçti.
- The ship passed through the Panama Canal.
Panama Kanalı'ndan geçtik.
- We passed through the Panama Canal.
Eğer yurt dışına gidiyorsanız, bir pasaporta sahip olmak gereklidir.
- If you are going abroad, it's necessary to have a passport.
Yurt dışına seyahat ettiğinizde, genellikle bir pasaporta ihtiyacınız olur.
- When you travel abroad, you usually need a passport.
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If she studied hard, she could pass the exam.
Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.
- Some read books just to pass time.
O bir üniversite öğrencisi olarak kabul edilmektedir.
- He passes for a college student.
O yirmi olarak kabul edildi.
- She could pass for twenty.