Bir manken olduğunu bilmeliydim.
- I should've known you were a model.
Dans ve mankenlik dersleri alıyorum.
- I take dancing and modeling lessons.
Meryem her zaman örnek bir öğrenci oldu.
- Mary has always been a model student.
Genç üvey erkek kardeşi için örnek insan oldu.
- He has become a role model for his younger stepbrother.