Uyuyan bir çocuk melek gibidir.
- A sleeping child is like an angel.
Büyük kızım Magdalena bir melek gibidir.
- My elder daughter Magdalena is like an angel.
Onun için bir ileti alabilir miyim?
- May I take a message for him?
Ben bir e-posta iletisi aldım.
- I received an email message.
Mesajınız alınmıştır.
- Your message has been received.
Bip sesini işittikten sonra mesajınızı bırakın.
- Leave your message after hearing the beep.
Allah'tan başka bir ilâh yoktur ve Muhammed, Allah'ın elçisidir.
- There is no god but God, and Muhammad is the messenger of God.
Hey, beni suçlama. Ben sadece elçiyim.
- Hey, don't blame me. I'm just the messenger.
Bugün geçmişten bir haber aldım.
- I received a message from the past today.
Hoop, mesajı yanlış haber grubuna gönderdim.
- Oops, I posted the message to the wrong newsgroup.
Bir haberci mektubu Beyaz Saray'a götürdü.
- A messenger took the letter to the White House.
Merkür tanrıların habercisiydi.
- Mercury was the messenger of the gods.
Kendim gitmek yerine bir kurye gönderdim.
- Instead of going myself, I sent a messenger.