a member of a population

listen to the pronunciation of a member of a population
English - Turkish

Definition of a member of a population in English Turkish dictionary

individual
birey

Birey ne kadar gururlu olursa, ceza o kadar sert olur. - The prouder the individual, the harsher the punishment.

Her insan bir bireydir. - Each human being is an individual.

individual
bireysel

Bireysel özgürlüklere saygılı olmalıyız. - We must respect individual liberty.

Bir takım yıldızındaki bireysel yıldızlar birbirlerine çok yakın görünebilir fakat aslında onlar uzayda büyük mesafelerle ayrılabilir ve birbirleriyle hiç gerçek bağlantısı yoktur. - The individual stars in a constellation may appear to be very close to each other, but in fact they can be separated by huge distances in space and have no real connection to each other at all.

individual
{s} özgün
individual
{s} özel
individual
{i} şahıs
a member of
üye olmak
individual
(sıfat) başlıbaşına, özel, tek, kişisel, bireysel, şahsi, özgün, birbirinden ayrı
individual
(isim) birey, fert, kişi, şahıs
individual
kişi

Onun kişisel bir konuşma tarzı vardı. - She had an individual style of speaking.

Toplumdaki değişiklikler kişilerden gelir. - Changes in society come from individuals.

individual
individuallyayrı ayrı
individual
tek

Tekil atomlar, molekülleri oluşturmak için diğer atomlarla birleşebilirler. - Individual atoms can combine with other atoms to form molecules.

individual
başlı başına
individual
{s} 1. her ... kendi ...: This decision will be up to the individual agencies. Bu konuda her acente kendi kararını verecek. The individual
individual
insan

Her insan bir bireydir. - Each human being is an individual.

individual
her ... kendi ...: This decision will be up to the individual agencies. Bu konuda her acente kendi kararını verecek. The individual
individual
s. tek, yalnız, ayrı, başlı başına; hususiyeti olan; ferdi, bireyseli. fert, birey, kimse, şahıs; tane
individual
tek kişilik
individual
hususiyeti olan
individual
(Tıp) Kişi, fert
individual
(Tıp) Tek, ayrı, yalnız
individual
(Tıp) Kişiye has, kişisel
English - English
individual
a member of a population

    Hyphenation

    a Mem·ber of a po·pu·la·tion

    Turkish pronunciation

    ı membır ıv ı päpyıleyşın

    Pronunciation

    /ə ˈmembər əv ə ˌpäpyəˈlāsʜən/ /ə ˈmɛmbɜr əv ə ˌpɑːpjəˈleɪʃən/
Favorites