English - Turkish
Definition of a maker, artificer, workman in English Turkish dictionary
- manufacturer
- imâlatçı
İmalatçının açıklamasına göre, her on yılda bir değiştirilmeli.
-According to the manufacturer's directions, tires should be changed every 10 years.
- manufacturer
- {i} imalatçı
İmalatçının açıklamasına göre, her on yılda bir değiştirilmeli.
-According to the manufacturer's directions, tires should be changed every 10 years.
- manufacturer
- üreticisi
Bu tv'nin üreticisi bir Japon şirketidir.
-The manufacturer of the television set is a Japanese company.
Shizuoka'da birçok plastik model üreticisi vardır.
-There are many plastic model manufacturers in Shizuoka.
- manufacturer
- imalatçı firma
- manufacturer
- yapımcı
- manufacturer
- {i} fabrikatör
- manufacturer
- {i} üretici
Bu tv'nin üreticisi bir Japon şirketidir.
-The manufacturer of the television set is a Japanese company.
Peugeot, Renault and Citroen Fransız otomobil üreticileridir.
-Peugeot, Renault and Citroen are French car manufacturers.
Related Terms
English - English
Definition of a maker, artificer, workman in English English dictionary
- {n} manufacturer
a maker, artificer, workman
Hyphenation
a maker, artificer, work·manPronunciation
Resimler
Favorites