a lot of fire, large blaze

listen to the pronunciation of a lot of fire, large blaze
English - Turkish

Definition of a lot of fire, large blaze in English Turkish dictionary

a lot of
birçok

Yolda birçok hayvan gördü. - He saw a lot of animals on the road.

Yolda birçok hayvan gördü. - She saw a lot of animals on the road.

a lot of
sürüsüne bereket
a lot of
bini bir paraya
a lot of
bir dünya
a lot of
külli
a lot of
çok

Japonya, çok fazla kâğıt tüketmektedir. - Japan consumes a lot of paper.

Ailesini çok endişelendirdi. - He caused his parents a lot of anxiety.

a lot of
niçe-niçe
a lot of
kârlı
a lot of
bir çok

Son zamanlarda, uzaktan eğitim hakkında bir çok konuşma vardı. - Recently, there's been a lot of talk about distance education.

Bu kitabı iyi biliyor gibisin; Kitaptan bir çok alıntı yapıyorsun. - You seem to know this book very well; you use a lot of quotations from it.

a lot of
çok/pek çok (şey): She bought a lot of books. Çok kitap aldı
English - English
sea of flames
A lot of
gobs of

He wants to make gobs of money selling cassettes.

a lot of
very much, very many
a lot of fire, large blaze
Favorites