a loose material consisting of grains of rock or coral

listen to the pronunciation of a loose material consisting of grains of rock or coral
English - Turkish

Definition of a loose material consisting of grains of rock or coral in English Turkish dictionary

sand
{i} kum

Tom el arabasını kum ile doldurdu. - Tom filled the wheelbarrow with sand.

Maskeler sarı kum tozunu,polenlerden dahada küçük,ne kadar iyi engelleyebilir?Sanırım o polenden oldukça daha fazla bir baş belasıdır. - Just how well can masks block the, even smaller than pollen, yellow sand dust? I think it much more of a nuisance than pollen.

sand
kumsal

Birkaç çocuk kumsalda oynuyor. - Several children are playing on the sandy beach.

Polonya'nın bütün Baltık kıyıları kumsallardan oluşur. - The whole Baltic coast of Poland is made up of sandy beaches.

sand
{i} kumluk
sand
{f} kum yapmak
sand
zımpara

Bu tuvalet kağıdı zımpara kağıdı gibi. - This toilet paper is like sandpaper.

Bu tuvalet kağıdı, zımpara kağıdı gibi hissettiriyor. - This toilet paper feels like sandpaper.

sand
kum serpmek
sand
{f} zımpara ile düzelt
sand
kumlu çimerlik
sand
zımparalamak
sand
ç.kumsal
sand
zımparayla düzeltmek
sand
yiğitlik
sand
{f} kumla kaplamak
sand
içine kum katmak
sand
{f} kum katmak
sand
{f} kumlamak
sand
{i} çoğ. ömrün dakikaları
sand
"up" ile kum dolmak sand flea kumluk yerlerde bulunan
sand
kum saatindeki kum
English - English
sand
a loose material consisting of grains of rock or coral

    Hyphenation

    a loose ma·te·ri·al consisting of grains of rock or cor·al

    Turkish pronunciation

    ı lus mıtîriıl kınsîstîng ıv greynz ıv räk ır kôrıl

    Pronunciation

    /ə ˈlo͞os məˈtərēəl kənˈsəstəɴɢ əv ˈgrānz əv ˈräk ər ˈkôrəl/ /ə ˈluːs məˈtɪriːəl kənˈsɪstɪŋ əv ˈɡreɪnz əv ˈrɑːk ɜr ˈkɔːrəl/
Favorites