Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a long, narrow table, like that used in a medieval dining hall

listen to the pronunciation of a long, narrow table, like that used in a medieval dining hall
English - Turkish

Definition of a long, narrow table, like that used in a medieval dining hall in English Turkish dictionary

board
ekmek

Katalogdan yeni bir ekmek tahtası sipariş ettim. - I ordered a new cutting board from a catalog.

board
{f} tahta döşemek
board
not tahtası
board
{i} sofra
board
ilan tahtası
board
oyun tahtası
board
tahtayla kaplamak
board
yönetim kurulu

Tom yönetim kurulunda. - Tom is on the board of directors.

Mike yönetim kurulunda tek erkek. - Mike is the only man on the board.

board
pansiyoner olarak almak/kalmak
board
kalas
board
sahne
board
geminin yanı veya bordası
board
{i} meclis
board
{i} kurul

Tom yönetim kurulunda. - Tom is on the board of directors.

Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı. - Some board members questioned his ability to run the corporation.

board
{f} pansiyoner
board
{i} kereste, tahta
board
{i} heyet
board
(Avrupa Birliği) idare meclisi, kurul
board
{i} tahta

Tom dartları tahtadan çekti. - Tom pulled the darts out of the board.

Balıkçı kendini yüzen bir tahta vasıtasıyla kurtardı. - The fisherman saved himself by means of a floating board.

board
{f} pansiyoner olarak kalmak
English - English
board
a long, narrow table, like that used in a medieval dining hall
Favorites