Tom bir meşale taşıyordu.
- Tom was carrying a torch.
Onların birkaç adım arkasında bir meşale ile aydınlanmış başka bir grup insan geldi.
- A few steps behind them came another group of people, illumined by a torch.
5 tonnes of contraband ivory has been torched in a ceremony in Kenya.
Karanlıkta yürüyen kör bir adama el feneri tutma.
- Do not show a torch to a blind man walking in the dark.