a large marketplace with many streets and stalls

listen to the pronunciation of a large marketplace with many streets and stalls
English - Turkish

Definition of a large marketplace with many streets and stalls in English Turkish dictionary

bazaar
{i} pazar

Tehlike şudur, İbranice pazarda ama İngilizce üniversitelerde konuşulacak. - The danger is that Hebrew will be spoken in the bazaar, but English in the universities.

Bir koyun olmamak için, ama bir koyun almak için pazara gidin. - You go to the bazaar not to become a sheep, but to buy sheep.

bazaar
çarşı

İstanbul'daki Kapalı Çarşı bir renk cümbüşüdür. - The Grand Bazaar in Istanbul is an explosion of colors.

Garip değil mi? - Yabancı biri yerli birine çarşıda nasıl pazarlık yapılacağını gösteriyor. - Isn't it strange?--A foreigner showing a local how to bargain at the bazaar.

bazaar
yardım amacıyla düzenlenen satışlar
bazaar
içinde çeşitli mallann satıldığı çarşı
bazaar
{i} pazar, çarşı; kermes
bazaar
satış/çarşı
English - English
bazaar
a large marketplace with many streets and stalls

    Hyphenation

    a large mar·ket·place with ma·ny streets and stalls

    Turkish pronunciation

    ı lärc märkıtpleys wîdh meni strits ınd stôlz

    Pronunciation

    /ə ˈlärʤ ˈmärkətˌplās wəᴛʜ ˈmenē ˈstrēts ənd ˈstôlz/ /ə ˈlɑːrʤ ˈmɑːrkətˌpleɪs wɪð ˈmɛniː ˈstriːts ənd ˈstɔːlz/
Favorites