Bu şifoniyer çok yer kaplar.
- This dresser takes up too much room.
Mary küpelerini çıkardı ve onları şifoniyerinin üstündeki mücevher kutusuna koydu.
- Mary took her earrings off and put them in the jewelry box on her dresser.
Tom anahtarlarını üst şifonyer çekmecesine koydu.
- Tom put his keys in the top dresser drawer.
Onun dikiş sepeti, şifonyer çekmeceleri ve külotlu çorap rafları hepsi sistemli olarak yerli yerinde düzenlenir.
- Her sewing basket, dresser drawers and pantry shelves are all systematically arranged in apple-pie order.
Şitaki bir çeşit mantardır.
- A shiitake is a kind of mushroom.