Herkesin menfaatlerinin korunması için sendikalar kurmaya ve bunlara katılmaya hakkı vardır.
- Everyone has the right to form and to join trade unions for the protection of his interests.
Sendika ücret taleplerinde mütevazı idi.
- The union was modest in its wage demands.
Bizim takıma katılmak ister misin?
- Would you like to join our team?
Tom masamızda bize katılmak için uğradı.
- Tom came over to join us at our table.
Kollajen, dokuların birleştirilmesine yardımcı olan bir proteindir.
- Collagen is a protein that aids the joining of tissues.
Omuz kol ve gövdeyi birleştirir.
- Shoulder joins arm and trunk.
İki ülke arasında hiçbir ittifak şansı yok.
- There is no chance of a union between the two countries.
Annenle Şangayca konuştuğun zaman sadece çok az kelime anlayabiliyorum, bu yüzden de konuşmaya katılamayacağım.
- When you speak Shanghainese with your mum, I only understand a few words, so I can't join in the conversation.
Herkesin menfaatlerinin korunması için sendikalar kurmaya ve bunlara katılmaya hakkı vardır.
- Everyone has the right to form and to join trade unions for the protection of his interests.
These two rivers join in about 80 miles.
We joined our efforts to get an even better result.
... join the Time Travelers Corp. So Jim has many exploits, heroic exploits in the annuls ...
... So I'm going to start a race here and I'm going to join it ...