a husband, or significant other

listen to the pronunciation of a husband, or significant other
English - Turkish

Definition of a husband, or significant other in English Turkish dictionary

old man
(Botanik, Bitkibilim) yemişen
old man
(Botanik, Bitkibilim) apsent
old man
yaşlı

Yaşlı adam yalnız yaşıyor. - The old man lives alone.

Yaşlı adam büyük bir balık yakaladı. - The old man caught a big fish.

old man
koca
old man
(Argo) Moruk
old man
kaptan
old man
ihtiyar adam

İhtiyar adamın öfkesi yatıştı. - The old man's anger melted.

old man
baba
old man

Yaşlı adama erkek torunu tarafından eşlik edildi. - The old man was accompanied by his grandson.

Yaşlı adama kız torunu tarafından eşlik edildi. - The old man was accompanied by his granddaughter.

old man
ihtiyar

İhtiyar adamın öfkesi yatıştı. - The old man's anger melted.

Tom huysuz yaşlı bir ihtiyar. - Tom is a grouchy old man.

old man
patron
English - English
old man
a husband, or significant other
Favorites