English - Turkish
Definition of a hunting horse in English Turkish dictionary
- hunter
- avcı
Tom her zaman bir kelle avcısı olmayı hayal etti.
-Tom always dreamed of becoming a bounty hunter.
Hiçbir insan onları bilemez, hiçbir avcı barut ve kurşunla onları vuramaz. - Düşünceler özgürdür!
-No man can know them, no hunter can shoot them, with powder and lead - Thoughts are free!
- hunter
- {i} kapaklı saat
- hunter
- {i} av atı/köpeği
- hunter
- av köpeği
- hunter
- saat/at/avcı
- a horse
- bir at
- hunter
- {i} arayıcı
Related Terms
a hunting horse
Hyphenation
a hunt·ing horseTurkish pronunciation
ı hʌntîng hôrsPronunciation
/ə ˈhəntəɴɢ ˈhôrs/ /ə ˈhʌntɪŋ ˈhɔːrs/
Resimler
History
Favorites