a hole or shaft dug or drilled in the ground to obtain water

listen to the pronunciation of a hole or shaft dug or drilled in the ground to obtain water
English - Turkish

Definition of a hole or shaft dug or drilled in the ground to obtain water in English Turkish dictionary

well
{f} fışkırmak
well
şey!

O, evliliğinde her şeyin iyi olmadığını ima etti. - He intimated that all is not well in his marriage.

Kafamda çok şeyler olduğu için dün gece iyi uyuyamadım. - I couldn't sleep well last night because there were lots of things on my mind.

well
hokka
well
haklı olarak
well
boşluk
well
fışkırıp akmak
well
su kuyusu
well
yerinde

Adam köyün her yerinde iyi tanınmıştır. - The man is well-known all over the village.

O günlerde ailemin hali vakti yerindeydi. - My family was well off in those days.

well
{ü} öyleyse

Öyleyse, birisinin hatasını düzeltmekte geç kalmak diye bir şey yoktur. - Well, there's no such thing as being too late to correct one's faults.

Pekala, bunu sen yapmadıysan, öyleyse kim yaptı? - Well, if you didn't do it, then who did?

well
iyice

O, Japonya tarihine iyice aşina oldu. - He got well acquainted with the history of Japan.

Almadan önce arabayı iyice incelemelisin. - You should inspect the car well before you buy it.

well
elverişli
well
{ü} Pekâlâ!/Ya!/Hayret!/Olur şey değil!/Sahi!/Eh!/Haydi!
well
(Askeri) HAVA ÖNLEMESİNDE "BELİRTİLEN CİHAZLAR İYİ ÇALIŞIYOR " ANLAMINDA BİR KOD
well
sıhhatli
well
tamamen

Tom sorunun tamamen farkındadır. - Tom is well aware of the problem.

Tamamen NTT'ye ait şirket, iyi kazanıyor. - The company, wholly owned by NTT, is doing well.

well
z. (bet.ter, best)
well
{s} iyi durumda

Tom hâlâ iyi durumda. - Tom is still doing well.

O bu işe başladığından beri oldukça iyi durumda. - He has been well off since he started this job.

well
sıhhatça iyi
well
{i} kuyu: artesian well artezyen kuyusu, artezyen. oil well petrol kuyusu
well
{ü} peki

Peki, beni ikna ettiniz. - Well, you've convinced me.

Peki, hangi sporları seversin? - Well, what sports do you like?

English - English
well-
well
a hole or shaft dug or drilled in the ground to obtain water

    Hyphenation

    a hole or shaft dug or drilled in the ground to ob·tain wa·ter

    Turkish pronunciation

    ı hōl ır şäft dʌg ır drîld în dhi graund tı ıbteyn wôtır

    Pronunciation

    /ə ˈhōl ər ˈsʜaft ˈdəg ər ˈdrəld ən ᴛʜē ˈground tə əbˈtān ˈwôtər/ /ə ˈhoʊl ɜr ˈʃæft ˈdʌɡ ɜr ˈdrɪld ɪn ðiː ˈɡraʊnd tə əbˈteɪn ˈwɔːtɜr/
Favorites