a group of young animals, especially of young ducks; a brood; a litter

listen to the pronunciation of a group of young animals, especially of young ducks; a brood; a litter
English - Turkish

Definition of a group of young animals, especially of young ducks; a brood; a litter in English Turkish dictionary

team
ekip

Ekipte olmaktan memnunum. - I like being on the team.

Şöhretler gelip geçici. Sadakatler değişken. Yönetim ekipleri gittikçe elemanlarından daha kopuk. - Reputations are volatile. Loyalties are fickle. Management teams are increasingly disconnected from their staff.

team
{i} takım

Ben yeni takımın kaptanı değilim. - I am not the captain of the new team.

Onun favori beyzbol takımı Devler'dir, fakat o Aslanlar'ı da seviyor. - His favorite baseball team is the Giants, but he also likes the Lions.

team
takım oluşturmak
team
(Askeri) mürettebat
team
çift
team
{f} takım oluştur

İyi bir takım oluşturacağız. - We'll make a good team.

İkiniz mükemmel bir takım oluşturuyorsunuz. - You two make a great team.

team
aynı aracı çeken hayvanlar
team
(Askeri) TİM, EKİP: Karma bir teşkilat ve malzeme kadrosuna göre teşkil edilen küçük bir birlik veya müfreze Ayrıca bak "cell"
team
arabaya koşulmuş bir veya birkaç at
team
{f} takım halinde yapmak
team
{f} koşmak (arabaya)
team
takım; ekip; ask. tim: Their soccer team's doing well this year. Bu sene onların futbol takımı iyi oynuyor. They're a good team of
team
ördek sürüsü
team
(isim) takım, ekip, tim, kuş sürüsü, koşum hayvanları
team
grup meydana getirmek
team
takım atlatı sürmek
team
team birlikte çalış
team
oyuncu takımı
English - English
team
a group of young animals, especially of young ducks; a brood; a litter

    Hyphenation

    a group of young animals, es·pe·cial·ly of young ducks; a brood; a lit·ter

    Pronunciation

Favorites