a grandmother.

listen to the pronunciation of a grandmother.
English - Turkish

Definition of a grandmother. in English Turkish dictionary

aunt
hala

Halamın üç çocuğu var. - My aunt has three children.

Halası olduğunu düşündüğü kadın bir yabancıydı. - The woman who he thought was his aunt was a stranger.

grandma
nine

Noel için nineme bir gömlek vereceğim. - I'll give grandma a shirt for Christmas.

aunt
teyze

Teyzeciğim kötü hissediyor. - My aunty is feeling sick.

Ben, dün hiç zaman kaybetmeden teyzemi hastanede ziyaret ettim. - I lost no time in visiting my aunt in the hospital yesterday.

aunt
{i} hala: She is my paternal aunt. O benim halam
aunt
{i} yenge: Aunt Aliye is my uncle's
aunt
{i} teyze: She is my maternal aunt. O benim teyzem
aunt
yenge

Annemin erkek kardeşinin karısı benim yengemdir. - My mother's brother's wife is my aunt.

Babamın erkek kardeşinin karısı benim yengemdir. - My father's brother's wife is my aunt.

aunt
bibi
aunt
eme
grandma
büyük anne

Büyük annem çok yaşlandı. - My grandma has gotten very old.

Büyük annem ve büyük babam için kaygılanıyoruz. - We're worried about Grandma and Grandpa.

grandma
büyükanne

Büyükannem senden daha hızlı mesaj yazıyor. - My grandma texts faster than you.

Bazen büyükanneler, KGB'den daha tehlikelidir. - Sometimes, Grandma is more dangerous than the KGB.

grandma
i., k.dili. nine, büyükanne
grandma
{i} babaanne

Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı. - After Grandma's sudden death, Grandpa began to age rapidly.

Babaannem 75 yaşında. - My grandma is 75 years old.

grandma
(isim) anneanne, babaanne, büyükanne, nine
a grandmother.

    Hyphenation

    a grand·moth·er

    Videos

    ... make sure we got everything we needed. My grandmother, she started off as a secretary ...
    ... You know, my grandmother, some of you know, helped to raise me. My grandparents did. My ...
Favorites