Bu kasabanın sakinleri çok dindar ve vatansever insanlar.
- The residents of this town are deeply religious and patriotic people.
Yerel sakinler şok içinde.
- Local residents are in a state of shock.
Oturanlar başkalarının işleri hakkında meraklılardı.
- The residents were curious about other people's business.
Oturanların yarısından fazlası plana karşı çıkıyor.
- More than half the residents are opposed to the plan.
She's a resident in neurosurgery at Mass General.