a going; a course

English - Turkish

Definition of a going; a course in English Turkish dictionary

Related Terms

gang

Çete

Tom kendi çete üyeleri tarafından öldürüldü. - Tom was killed by his own gang members.

Üç kişilik bir çete güpegündüz bankayı soydular. - A gang of three robbed the bank in broad daylight.

gang

ekip

gang

yurumek gang plow çok bıçaklı pulluk gang up on ABD

gang

{i} sürü

Bir sürü gangster filmi izliyorum. - I watch a lot of gangster movies.

gang

{f} harekete geçmek

gang

f çete

gang

{i} takım

gang

guruh

gang

kdili çete halinde saldırmak

gang

{i} takım; güruh

gang

argo saldırmak

gang

suru

gang

f takım olmak

gang

{f} birleşmek

gang

karşı gelm

gang

(isim) ekip, grup, çete, sürü, takım

English - English

Definition of a going; a course in English English dictionary

gang