O, sıcak korlar üzerinde çıplak ayakla yürüdü.
- She walked barefoot over the hot embers.
Bana bir parça bilgi getirdi.
- He brought me a piece of information.
Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var.
- I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.