a generally accepted means of exchange and measure of value

listen to the pronunciation of a generally accepted means of exchange and measure of value
English - Turkish

Definition of a generally accepted means of exchange and measure of value in English Turkish dictionary

money
{i} para

Ne kadar para istiyorsun? - How much money do you want?

O aşırı para harcıyor. - He has a lot of money.

money
{i} mangır
money
{i} nakit

Benim için, vakit nakit değildir. - For me, time is not money.

Eski bir atasözü zamanın nakit olduğunu söylüyor. - An old proverb says that time is money.

money
{i} tıkır [arg.]
money
patpat
money
(Argo) canlı

Leyla, parası için Fadıl'ı canlı canlı yaktı. - Layla burned Fadil alive for his money.

money
para kırmak
money
servet

Mary servete konduktan sonra bir alışveriş çılgınlığına devam etti. - Mary went on a shopping spree after coming into some money.

money
para yerine geçen şey
money
(isim) mangır, para, nakit, tıkır [arg.]
money
money market piyasa
money
even money yarışta iki tarafln eşit meblâğlarla bahis tutuşması
money
money belt para taşlmaya elverişli kuşak
money
easy money kolay kazanılmış para
money
money order posta havalesi
English - English
money
a generally accepted means of exchange and measure of value

    Hyphenation

    a gen·er·al·ly ac·cept·ed means of ex·change and meas·ure of val·ue

    Turkish pronunciation

    ı cenrıli äkseptîd minz ıv îksçeync ınd mejır ıv välyu

    Pronunciation

    /ə ˈʤenrəlē akˈseptəd ˈmēnz əv əksˈʧānʤ ənd ˈmeᴢʜər əv ˈvalyo͞o/ /ə ˈʤɛnrəliː ækˈsɛptɪd ˈmiːnz əv ɪksˈʧeɪnʤ ənd ˈmɛʒɜr əv ˈvæljuː/
Favorites