Polis evi tamamen aradı.
- The police thoroughly searched the house.
Onun işinden tamamen tatmin olduk.
- We were thoroughly satisfied with his work.
Araştırma müdürü, departmana yeni bir ürünü test etmede esaslı bir iş yaptırdı.
- The research director had the department do a thorough job in testing the new product.
Belki verdiğiniz tavsiye inandırıcı ve eksiksiz.
- Perhaps the advice you gave was convincing and thorough.
Tom çok eksiksiz, değil mi?
- Tom is very thorough, isn't he?
Her şey hakkında çok titizdir.
- He is very thorough about everything.
Polis binaları adamakıllı araştırdı.
- The police searched the premises thoroughly.
Tom'u adamakıllı sorumlu bir birey olarak düşünüyorum.
- I consider Tom a thoroughly responsible individual.
John kazayı derinlemesine araştırdı.
- John investigated the accident thoroughly.
Tom kusursuz, değil mi?
- Tom is thorough, isn't he?
Tom çok kusursuz değildi.
- Tom wasn't very thorough.
Mükemmel açıklaman için sana teşekkür ederim.
- Thank you for your thorough explanation.
Biz oldukça mükemmeldik.
- We were pretty thorough.