a fulness of assurance

listen to the pronunciation of a fulness of assurance
English - Turkish

Definition of a fulness of assurance in English Turkish dictionary

certainty
{i} kesinlik

Onun benden nefret ettiğini kesinlikle söyleyebilirim. - I can say with certainty that he hates me.

Şimdiki zaman, tek gerçeklik ve tek kesinliktir. - The present is the only reality and the only certainty.

certitude
(Osmanlıca) sübut
certainty
(Osmanlıca) sübut
certainty
açıklık
certainty
muhakkak
certainty
kuşkusuzluk
certainty
kesin olan şey

İnanç kanıt olmadan kesin olan şeydir. - Faith is certainty without evidence.

certitude
birşeyrden emin olma
certainty
sarahat
certainty
{i} katiyet
certainty
kesin olan şey/kesinlik
certitude
{i} katiyet
certitude
{i} kesinlik
English - English
{n} certainty
{n} certitude
a fulness of assurance
Favorites