a forced or hurried dispatch of business

listen to the pronunciation of a forced or hurried dispatch of business
English - Turkish

Definition of a forced or hurried dispatch of business in English Turkish dictionary

drive
dürtü

Onun düşük bir cinsel dürtüsü var. - She has a low sex drive.

İnsan doğasındaki en güçlü dürtü, önemli olmak arzusudur. - The strongest drive in human nature is the wish to be important.

drive
muharrik
drive
(Bilgisayar) sürücüsü

Arabada sorun yok, sadece sen kötü bir sürücüsün. - Nothing is the matter with the car. It's just that you are a bad driver.

Bir yarış arabası sürücüsü olmanın hayalini kurardım. - I used to dream about becoming a race car driver.

drive
inisiyatif
drive
çalışmaya zorlamak
drive
(taşıt) sürmek
drive
(araba/vb.) çekiş
drive
yürütmek
drive
-e zorlamak
drive
şiddetle tahrik etmek
drive
{f} önüne katmak
drive
{f} (drove, --n)
drive
{i} düşmanı püskürtme
drive
sürüklenmek
drive
{i} top sürme
drive
{i} sürücü

O, bir sürücü olarak demir yolunda çalışır. - He works on the railroad as a driver.

Ben onun iyi bir sürücü olduğunu düşünüyorum. - I think he is a good driver.

drive
{f} acele etmek
drive
(Nükleer Bilimler) sürgü
drive
sıkmak
English - English
drive
a forced or hurried dispatch of business

    Hyphenation

    a forced or hur·ried dis·patch of busi·ness

    Turkish pronunciation

    ı fôrst ır hırid dîspäç ıv bîznıs

    Pronunciation

    /ə ˈfôrst ər ˈhərēd dəˈspaʧ əv ˈbəznəs/ /ə ˈfɔːrst ɜr ˈhɜriːd dɪˈspæʧ əv ˈbɪznəs/
Favorites