a fool; a simpleton; a term of reproach

listen to the pronunciation of a fool; a simpleton; a term of reproach
English - Turkish

Definition of a fool; a simpleton; a term of reproach in English Turkish dictionary

idiot
{i} salak

Bu gece burada bir sürü salak var. - There are a lot of idiots here tonight.

Siz salaklar kaybetmeyi hak ediyorsunuz. - You idiots deserve to lose.

idiot
ibiş
idiot
marsıvan eşeği
idiot
(Tıp) idyot
idiot
gerizekalı

Canı cehenneme, hangi gerizekalı gecenin bir yarısı beni arıyor? - Fucking hell, what idiot dare phone me in the middle of the night?

idiot
hebenneka
idiot
(Pisikoloji, Ruhbilim) ağır zeka geriliği
idiot
abeci
idiot
kazma
idiot
andaval
idiot
ahmak

Bu, hayatımda gördüğüm en ahmakça şey. - It's the most idiotic thing I've seen in my life.

Sen sorumsuz bir ahmaksın. - You're an irresponsible idiot.

idiot
doğuştan geri zekâlı kimse
idiot
geri zekalı

Bill tam bir geri zekalı. - Bill is a complete idiot.

Neden arkadaşım bir geri zekalı? - Why is my friend an idiot?

idiot
i. geri zekâlı, aptal, salak, ahmak
idiot
(isim) geri zekâlı, aptal, salak, ahmak
idiot
{i} geri zekâlı; dangalak
idiot
(Tıp) Doğuştan aptal, idyo
idiot
{i} aptal

Onun erkek arkadaşı aptal. - His boyfriend is an idiot.

Onun erkek arkadaşı aptal. - Her boyfriend is an idiot.

English - English
idiot
a fool; a simpleton; a term of reproach
Favorites