a food, brothel, hothouse, small pond

listen to the pronunciation of a food, brothel, hothouse, small pond
English - Turkish

Definition of a food, brothel, hothouse, small pond in English Turkish dictionary

stew
{i} genelev
stew
{i} balıkları canlı saklama havuzu
stew
{f} kısık ateşte pişirmek
stew
{i} endişe
stew
{i} kapama
stew
yavaş yavaş pişirmek
stew
{f} kapağı kapalı ve ağır ateşte pişirmek
stew
hafifçe ateşte kaynatmak
stew
telaş
stew
üzüntü
stew
{f} yavaş yavaş pişir
stew
türlü
stew
güveç

Tom akşam yemeği için güveç yaptı. - Tom made stew for dinner.

Akşam yemeği için kalmaya ne dersiniz? Ben büyük bir kap güveç yapıyorum. - How about staying for dinner? I'm making a big pot of stew.

stew
{f} sıcaktan boğulmak
stew
(fiil) kısık ateşte pişirmek, kapağı kapalı ve ağır ateşte pişirmek, kendi suyunda pişirmek, sıcak basmak, sıcaktan boğulmak, endişelenmek
stew
{f} over k.dili. hakkında endişe etmek, -i dert etmek; -in yüzünden telaşa düşmek
stew
{f} hafif ateşte kaynatmak; kaynamak
stew
(isim) istiridye havuzu, güveç, yahni, kapama, endişe, genelev, balıkları canlı saklama havuzu
stew
{f} endişelenmek
English - English
{n} stew