a foe, public or private

listen to the pronunciation of a foe, public or private
English - Turkish

Definition of a foe, public or private in English Turkish dictionary

enemy
{i} hasım
enemy
{i} düşman

Ortak düşmanı yenmek için birlikte dövüşmek zorunda olduklarını biliyorlardı. - They knew they must fight together to defeat the common enemy.

Macbeth, düşmanına saldırmak için bir ordu yetiştirdi. - Macbeth raised an army to attack his enemy.

enemy
yağı
enemy
(Askeri) Kara Kuvvetlerine karşı muharebeye giren birey yahut grup
enemy
düşmana ait
enemy
{i} düşman kuvvetleri
English - English
{n} enemy
a foe, public or private
Favorites