a fish, the european striped wrasse

listen to the pronunciation of a fish, the european striped wrasse
English - Turkish

Definition of a fish, the european striped wrasse in English Turkish dictionary

cook
yemek pişirmek

Tuz, yemek pişirmek için gereklidir. - Salt is necessary for cooking.

Çoğu kişi yağla yemek pişirmek yerine tereyağıyla yemek pişirmeyi tercih eder. - Many people prefer to cook with butter instead of oil.

cook
{f} pişirmek

Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul. - My mother is busy cooking dinner.

Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul. - Mother is busy cooking the dinner.

cook
aşçı

Babamın iyi bir aşçı olmasından gurur duyuyorum. - I'm proud of my father being a good cook.

Korkarım ki iyi bir aşçı değilim. - I'm afraid I'm not much of a cook.

cook
{f} yemek yapmak

Hadi bu gece akşam yemeğini dışarda yiyelim, yemek yapmak için çok yorgunum. - Let's dine out tonight. I'm too tired to cook.

Ben yemek yapmaktan ve okumaktan hoşlanırım. - I like cooking and reading.

cook
{i} aşçı, ahçı
cook
(Argo) birinin karısı
cook
üzerinde oynamak (hesaplar)
cook
{f} pişir

Sizin için akşam yemeği pişireyim mi? - Shall I cook dinner for you?

Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul. - Mother is busy cooking the dinner.

cook
aşpaz
cook
pişir(mek)
cook
Too many cooks spoil the broth idarecinin çok olduğu yerde iş yürümez
cook
{f} mahvetmek
cook
(fiil) yemek yapmak, pişirmek, pişmek; uydurmak; oynama yapmak; mahvetmek
cook
{f} pişmek
cook
{f} oynama yapmak
cook
{f} k.dili. (hesaplar) üzerinde oynamak
cook
cook piş/pişir
cook
(isim) aşçı
English - English
cook
a fish, the european striped wrasse
Favorites