a feast, grand entertainment, treat

listen to the pronunciation of a feast, grand entertainment, treat
English - Turkish

Definition of a feast, grand entertainment, treat in English Turkish dictionary

banquet
{i} ziyafet

Bu gece ziyafette takmak için bir kolye ödünç aldım. - I borrowed a necklace to wear to the banquet tonight.

Misafirlerden bazılarının ziyafet salonundan ayrıldığını gördüm. - I saw some of the guests leave the banquet room.

banquet
(Gıda) banket
banquet
{i} resmi yemek
banquet
{i} ziyafet, resmi ziyafet
banquet
şölen
banquet
akşam yemek
banquet
{f} yemeğe katılmak
banquet
{f} yemek vermek
banquet
{f} ziyafete katılmak
banquet
ziyafet çekmek
banquet
yemek düzenle/katıl
banquet
{f} ziyafet vermek
English - English
{n} banquet
a feast, grand entertainment, treat
Favorites