a fall, ruin, calamity, sudden change

listen to the pronunciation of a fall, ruin, calamity, sudden change
English - Turkish

Definition of a fall, ruin, calamity, sudden change in English Turkish dictionary

downfall
{i} çökme
downfall
düşüş
downfall
{i} çöküş

Kibir bir kişinin çöküşüne yol açar. - Arrogance leads to a person's downfall.

Yerli Meksika sanatına olan sevgisi, onun çöküşü oldu. - His love for indigenous Mexican art became his downfall.

downfall
sağanak
downfall
mahv
downfall
sağanak/çöküş
downfall
sükut
downfall
{i} düşme
downfall
{i} yağış
downfall
yıkılış
downfall
yağmur boşanması
downfall
{i} yıkılma
downfall
{i} (yağmur) boşanma
downfall
downfallen düşmüş
downfall
gerileme
downfall
yıkılmış
English - English
{n} downfall
a fall, ruin, calamity, sudden change
Favorites