a dissentient

listen to the pronunciation of a dissentient
English - Turkish

Definition of a dissentient in English Turkish dictionary

declinator
(Askeri) DEKLİNATUVAR: Başka bir alet, cihaz veya haritayı cihetine koymak veya ciheti kontrol etmek için kullanılan manyetik bir alet. Bu alet, tabii sapması veya tevcih hatasını ölçer. Deklinatuvarın pusuladan farkı, 360 derecelik bir daire üzerinde dönmeyerek, yalnız sınırlı bir açı dahilinde çalışmasıdır
declinator
(Tıp) Ameliyat esnasında herhangi bir oluşumu ameliyat sahasından uzak tutmaya mahsus alet, ekartör, özellikle kafatası açılırken beyin zarlarını çekip geride tutmağa mahsus ekartör
dissentient
{i} ayrılık
dissentient
{i} muhalif
dissentient
{i} karşıt görüşlülük
dissentient
{s} muhalif olan
dissentient
{s} karşıt görüşlü
a dissentient
Favorites