Bu düzensizlik affedilmez.
- This disorderliness is inexcusable.
Bazı düzensizlikler mükemmel bir şekilde düzeltilebilr.
- Some disorders can be corrected perfectly.
Fadıl ciddi bir zihinsel rahatsızlıktan muzdaripti.
- Fadil was suffering from a serious mental disorder.
Sokakta karışıklık hüküm sürüyor.
- Disorder prevails in the street.
Elektronik terazideki bir arıza nedeniyle yetkililer işyerine para cezası verdi.
- The authorities fined the shop because of a disorder in the electronic balance.
Tom'a bipolar bozukluk tanısı konuldu.
- Tom has been diagnosed with bipolar disorder.
Solcu komünizm, infantil bir bozukluktur.
- Left-Wing communism is an infantile disorder.
Fahişelik, kumar, uyuşturucu madde kullanımı, sarhoşluk, düzeni bozmak ve diğer yasadışı etkinlikler kesinlikle yasaklanmıştır.
- Prostitution, gambling, the use of narcotic substances, drunkenness, disorder, and all other illegal activities are STRICTLY FORBIDDEN.
Sokakta karışıklık hüküm sürüyor.
- Disorder prevails in the street.
Solcu komünizm, infantil bir bozukluktur.
- Left-wing communism is an infantile disorder.
Solcu komünizm, infantil bir bozukluktur.
- Left-Wing communism is an infantile disorder.
hyperthyroidism, hypothyroidism.
The army tried to prevent disorder when claims the elections had been rigged grew stronger.
... disorder, but that’s not necessary. We could have clean water supplies; we could ...
... Cognitive Disorder. ...