Bu çember bir pusulayla çizilmiş.
- This circle was drawn by a compass.
Akbabalar ölü beden üzerinde çember şeklinde hareket ettiler.
- Vultures circled above the dead body.
Bazı çevreler aynı şeyi ısrarla söyleyip duruyorlar.
- Certain circles keep saying the same thing insistently.
Tom'un geniş bir arkadaş çevresi var.
- Tom has a wide circle of friends.