a curb; a restraint

listen to the pronunciation of a curb; a restraint
English - Turkish

Definition of a curb; a restraint in English Turkish dictionary

padlock
asma kilit

Tom kapıyı asma kilitle kilitledi. - Tom padlocked the door.

Kapıda bir asma kilit var. - There's a padlock on the door.

padlock
asma kilitle kilitlemek
padlock
(fiil) asma kilit takmak
padlock
(isim) asma kilit
padlock
asma kilit tak

Arkadaşları onun dondurma yemesini engellemek için buzluğa asma kilit takmak zorunda kaldılar. - Her friends had to padlock the freezer to prevent her from eating ice cream.

padlock
{f} asma kilit takmak

Arkadaşları onun dondurma yemesini engellemek için buzluğa asma kilit takmak zorunda kaldılar. - Her friends had to padlock the freezer to prevent her from eating ice cream.

padlock
{f} asma kilitle kilitlemek, asma kilit vurmak
English - English
padlock
a curb; a restraint
Favorites