English - Turkish
Definition of a covered house at a theater, etc in English Turkish dictionary
- bumper
- {i} tampon
Tom'un arabası tamponunda büyük bir göçük olduğu için kolaylıkla tanınabilir.
-Tom's car is easily recognizable since there is a big dent in the front bumper.
Trafik çok yoğundu. Arabalar tampon tampona dizilmişti.
-The traffic was very heavy. The cars were lined up bumper to bumper.
- bumper
- alışılandan çok daha bol
- bumper
- (oto) tampon
- bumper
- {i} ağzına kadar dolu kadeh/bardak
- bumper
- {i} ağzına kadar dolu kadeh
- bumper
- {i} bereketli şey
- bumper
- alışılandan çok dahabumper crop bereketli mahsul
- bumper
- {i} mahmuz
- bumper
- {i} oto. tampon
- bumper
- ağzına kadar dolu kadeh veya bardak
- bumper
- mebzul
- bumper
- tampon/dolu bardak
Related Terms
English - English
Definition of a covered house at a theater, etc in English English dictionary
- bumper
a covered house at a theater, etc
Hyphenation
a cov·ered House at a theater, etcPronunciation
Resimler
Favorites