a conversation on a talk show

listen to the pronunciation of a conversation on a talk show
English - Turkish

Definition of a conversation on a talk show in English Turkish dictionary

chat
{i} sohbet

O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor. - She would sooner translate sentences on Tatoeba than chat with me.

Biz çay üzerine sohbet ediyorduk. - We were chatting over tea.

chat
{i} konuşma

Seninle konuşmak güzeldi. - It was really nice chatting with you.

Biliyorsun, geçen gün sokakta onunla karşılaştık, biz konuşmak için durduk. - You know, I came across him in the street the other day, we stopped to chat.

chat
laf etmek
chat
hasbıhal etmek
chat
konuşmak

Biliyorsun, geçen gün sokakta onunla karşılaştık, biz konuşmak için durduk. - You know, I came across him in the street the other day, we stopped to chat.

Konuşmak yerine çalışın! - Work instead of chatting!

chat
(Hayvan Bilim, Zooloji) kuyrukkakan
chat
lakırdı etmek
chat
yarenlik
chat
sohbet etmek

Sizinle e-posta ile sohbet etmek istiyorum. - I would like to chat with you by e-mail.

O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor. - She would sooner translate sentences on Tatoeba than chat with me.

chat
{f} laflamak
chat
samimi konuşmak
chat
muhabbet etmek
chat
hoşbeş etmek
chat
{i} ötücü kuş türü
chat
{f} çene çalmak (Argo)
chat
{f} hoşbeş etmek (Argo)
chat
{f} sohbet etmek, hoşbeş etmek, çene çalmak
chat
(fiil) sohbet etmek, hoşbeş etmek (Argo), söyleşmek, çene çalmak (Argo), gevezelik etmek, lafa tutmak, laflamak; kandırmaya çalışmak
chat
dedikodu/sohbet
chat
(isim) sohbet, söyleşi, hoşbeş, konuşma, ötücü kuş türü
English - English
chat
a conversation on a talk show

    Hyphenation

    a con·ver·sa·tion on a talk show

    Turkish pronunciation

    ı känvırseyşın ôn ı tôk şō

    Pronunciation

    /ə ˌkänvərˈsāsʜən ˈôn ə ˈtôk ˈsʜō/ /ə ˌkɑːnvɜrˈseɪʃən ˈɔːn ə ˈtɔːk ˈʃoʊ/
Favorites