Müzik dinlemek benim favori istirahatimdir.
- Listening to music is my favourite relaxation.
Favori TV programın nedir?
- What's your favourite TV programme?
Benim gözde oyunum futboldur.
- My favourite game is football.
Onun gözde takımı yarışmaların çoğunu kazanmaz.
- His favourite team doesn't win a lot of competitions.
You were my favourite to win the spelling competition.