a conservative is a person who in general opposes social change

listen to the pronunciation of a conservative is a person who in general opposes social change
English - Turkish

Definition of a conservative is a person who in general opposes social change in English Turkish dictionary

conservative
tutucu

Onun özgün fikirleri daha tutucu arkadaşlarıyla başını defalarca belaya soktu. - His novel ideas are time and again getting him into trouble with his more conservative colleagues.

Taft çok tutucu olmuştu. - Taft had become very conservative.

conservative
Conservative Muhafazakar Parti üyesi
conservative
(sıfat) tutucu, muhafazakâr, eski kafalı (Argo); ölçülü; gösterişsiz, göze çarpmayan; riske girmek istemeyen
conservative
mutedil
conservative
klasik
conservative
ihtiyat
conservative
alçak gönüllü
conservative
mantıklı
conservative
yalın
conservative
ıIımlı
conservative
(Biyoloji) konservatif
conservative
(Tıp) Koruyucu, organ veya vücut bütünlüğünü muhafazaya yönelik, aşırı ve ağır müdahaleye oranla daha ılımlı (tedavi, ameliyat v.s. hakkında)
conservative
{s} hiç aşırıya kaçmayan, ılımlı
conservative
koruyucu madde
conservative
(isim) muhafazakâr partili, muhafazakâr, sağcı
conservative
{i} muhafazakâr partili
conservative
{i} sağcı
conservative
{s} ölçülü
conservative
{s} gösterişsiz

Tom genellikle gösterişsiz bir takım elbise giyer. - Tom usually wears a conservative suit.

conservative
{i} tutucu kimse
English - English
conservative
a conservative is a person who in general opposes social change

    Hyphenation

    a Con·ser·va·tive I·s a per·son who in gen·er·al opposes so·cial change

    Turkish pronunciation

    ı kınsırvıtîv îz ı pırsın hu în cenrıl ıpōzîz sōşıl çeync

    Pronunciation

    /ə kənˈsərvətəv əz ə ˈpərsən ˈho͞o ən ˈʤenrəl əˈpōzəz ˈsōsʜəl ˈʧānʤ/ /ə kənˈsɜrvətɪv ɪz ə ˈpɜrsən ˈhuː ɪn ˈʤɛnrəl əˈpoʊzɪz ˈsoʊʃəl ˈʧeɪnʤ/
Favorites