a condition of being able to use something

listen to the pronunciation of a condition of being able to use something
English - Turkish

Definition of a condition of being able to use something in English Turkish dictionary

available
{s} mevcut

Üzgünüz, iletişim kurmaya çalıştığınız kişi mevcut değil. - We are sorry, the person you are trying to contact is not available.

Bu kitabın hem sert hem de yumuşak kapak sürümleri mevcuttur. - The book is available in both hard and soft-cover versions.

available
müsait

John şu an müsait mi? - Is John available now?

Belediye Başkanı şimdi müsait değil. - The mayor is not available now.

available
{s} var

Araştırma için mevcut az paramız var. - We have little money available for the research.

Müsait bir tur rehberi var mı? - Is there a tour guide available?

available
{s} geçerli

Bu teklif sadece sınırlı bir süre boyunca geçerlidir. - This offer is available for a limited time only.

Bu teklif beş gün için geçerlidir. - This offer is available for five days.

available
(Ticaret) mevcut olan
available
{s} kullanışlı
available
(Ticaret) elde hazır bulunan
available
kullanılır
available
müsait olmak
available
yararlanılır
available
elde

Biletler Lions Kulübü üyelerinden elde edilebilir. - Tickets are available from Lions Club members.

available
{s} eldeki
available
elde edilebilir

Biletler Lions Kulübü üyelerinden elde edilebilir. - Tickets are available from Lions Club members.

available
görüşmeye uygun
available
meşgul değil
available
kullanılabilir

Sözlük şimdi Android telefonlar için bir uygulama olarak kullanılabilir. - The dictionary is now available as an app for Android phones.

Yakında gazeteler kağıda basılmayacaklar. Onlar sadece internet üzerinden kullanılabilir olacak. - Soon, newspapers won't be printed on paper. They'll only be available through the Internet.

available
{s} hazır

Önümüzdeki hafta bir görüşme mülakatı için hazır mısınız? - Are you available next week for a follow-up interview?

Öğle yemeği hazır olacak. - Lunch will be available.

available
olası
English - English
available
a condition of being able to use something

    Hyphenation

    a con·di·tion of be·ing a·ble to use some·thing

    Turkish pronunciation

    ı kındîşın ıv biîng eybıl tı yus sʌmthîng

    Pronunciation

    /ə kənˈdəsʜən əv ˈbēəɴɢ ˈābəl tə ˈyo͞os ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /ə kənˈdɪʃən əv ˈbiːɪŋ ˈeɪbəl tə ˈjuːs ˈsʌmθɪŋ/
Favorites