a command; a mandate; a precept; a direction

listen to the pronunciation of a command; a mandate; a precept; a direction
English - Turkish

Definition of a command; a mandate; a precept; a direction in English Turkish dictionary

order
{f} sipariş vermek

Garson, sipariş vermek istiyorum. - Waitress, I'd like to order.

Sipariş vermek istediğinizde bana söyleyin. - Tell me when you'd like to order.

order
{i} sipariş

Siparişinizi alabilir miyim, lütfen? - May I have your order, please?

Bir sandviç sipariş etmek istiyorum. - I would like to order a sandwich.

order
{i} şeref rütbesi
order
{i} dizi
order
(Biyoloji,Gıda) takım

Yarışa katılmak için yeni bir takım kuruldu. - A new team was formed in order to take part in the race.

Bütünüyle sipariş edilmiş bir takıma çoğunlukla bir zincir denilir. - A totally ordered set is often called a chain.

order
{i} paso
order
buyrultu
order
düzenini sağlamak
order
düzensiz

Uçağın kontrolleri düzensizdi. - The controls of the plane were out of order.

Onun odası her zaman düzensizdir. - His room is always out of order.

order
(Kanun) hükmetmek
order
durum

Sami'nin SUV'u mükemmel çalışır durumda. - Sami's SUV is in perfect working order.

Odasını her zaman iyi durumda tutar. - She always keeps her room in good order.

order
ısmarlama

Ben bunu ısmarlamadım. - I did not order this.

Affedersiniz fakat ben bunu ısmarlamadım. - Excuse me, but I didn't order this.

order
rütbe
order
havale

Onu Boston'dan posta havalesi ile aldım. - I got it mail order from Boston.

order
sınıf

Bugün, öğretmenimiz bize sigara içenlerin asla büyümeyeceğini söyledi. Bunu kanıtlamak için, Petya adında bir yedinci sınıf öğrencisini vurdu. - Today, our teacher told us that those who smoke will never grow up. In order to prove it, she shot a seventh-grader named Petya.

Onlar onu mesele çıkarmak için sınıfta olmakla suçladılar. - They accused him of being in the classroom in order to cause trouble.

order
tertip
order
(n) sipariş
order
{i} cins, çeşit
order
(Mukavele) talep, sipariş; düzenleme; emir
order
(Tekstil) ısmarlamak, sipariş etmek
English - English
order
a command; a mandate; a precept; a direction
Favorites